ekodosd

Bafa Gölü Tabiat Parkı

 

 

BAFA GÖLÜ TABİAT PARKI

 

Bafa Gölü, Ege Denizi’nin Latmos Körfezi iken, Büyük Menderes nehrinin taşıdığı alüvyonlarla denize bağlantısı kesilince bir göl haline dönüşmüştür. Bitki örtüsü ve yaban hayatı zenginliğine sahip, manzara bütünlüğü içerisinde yerli ve yabancı misafirlerin eğlenme, öğrenme ve dinlenmesine uygun bir tabiat parçasıdır. Bu tabiat parçasının her noktasında fotoğraf çekilebilmekte ve resim yapılabilmektedir.

Yüzey alanı 6708 hektar olan gölün derinliği 25m’ye ulaşmaktadır. Gölün ana su kaynağı, Büyük Menderes Nehri ve etrafındaki dağlardan gelen yer altı ve yer üstü sularıdır.

Bafa Gölü’nün güneyinde, llbıra dağları; kuzeyinde ise haşmetli görüntüsüyle Beşparmak dağları(Latmos) vardır. Göl çevresi bitki örtüsü; sazlardan, söğütlerden, ılgınlardan, zeytinliklerden ve çam ormanlarından meydana gelir. Bahar aylarında yapılacak kısa ve zevkli botanik turları ile delta ekosisteminin ve doğu akdeniz maki topluluğunun en canlı ve sağlıklı bitki türleri görülebilmektedir.

Geçmişte bir taşkın ovası özelliği taşıyan bu alan, günümüzde Büyük Menderes Deltasının sahip olduğu ekosistem özelliklerini bünyesinde barındırmakta ve yine nesli tehlike altında bulunan bir çok kuş türüne üreme ve kışlama ortamı sağlamaktadır. Dünyada nesli tükenme tehlikesi altında bulunan Kaşıkçı Kuşu göldeki adacıklarda, Ak Kuyruklu Kartal ise gölün bitişiğindeki Beşparmak Dağları’nda üremektedir. Kış aylarında göle barınmak amacıyla Küçük Batağan, Bahri, Karabatak, Küçük Karabatak, Tepeli Pelikan, Boz Ördek, Elmabaş Patka, Bataklıkkırlangıcı, Mahmuzlu Kızkuşu, Sakarmeke ve Flamingo gibi kuşlar gelir. Bu nedenle de Bafa Gölü Önemli Kuş Alanı’dır.

Gölün plankton ve su bitkileri açısından çok zengin olması bir çok balık türünün gölde yaşamasına imkan sağlamaktadır.

Bafa Gölü, zengin doğal ve kültürel kaynak değerleri nedeniyle 08/07/1994 tarihinde 12.281 hektarlık alanı kapsayacak şekilde Tabiat Parkı olarak ilan edilmiştir.

Tabiat Parkı’na gelen yerli ve yabancı ziyaretçiler suya girebilecekleri gibi doğa yürüyüşü, foto safari, resim, manzara izleme, olta balıkçılığı, kampçılık, gözlem ve botanik turu etkinliklerini yılın her mevsiminde yapabilirler. Bu nedenle yöreyi ve yöre halkının örf ve adetlerini tanımak isteyen çok sayıda yerli ve yabancı eko-turiste Bafa Gölü Tabiat Parkı’nda rastlamak mümkündür.

Bafa Gölü’nün güneyinde ve Gölyaka ve Kapıkırı Köylerinde turizm işletmeleri vardır.

Bafa Gölü içinde 5 adet ada bulunmaktadır. Bu adalarda savunma yapısı niteliği taşıyan pek çok yapılar bulunmaktadır. Manastır ve savunma kalelerinin olduğu adalar; İkiz Ada, Menet Adası, Kapıkırı Adası ve Kahve Asar Adası’dır. Yapının bulunmadığı tek ada, Serçin Gölü’nde bulunan Uyuz Ada’dır.

Bafa Gölü’nün kıyısında günümüzde Mersinet İskelesi adını taşıyan İoniapolis körfezinin batı ucunda bir manastır bulunmaktadır. Manastırın kuzey kısmına ait yapılar, suyun toprağı alttan oyması ve toprak kayması sonucu yok olmuştur. Buradaki yapı kompleksi, engebesiz arazide yapılabilen tek manastırdır.

Bafa Gölü kıyısının verilmi kuşağında yaşayan köy halkının korunmasına yönelik savunma yapılarından birisi, gölün kuzey doğusunda bulunun Sobran Kalesi’dir.

Bafa Gölü’nün doğu ve güney kıyılarında Herakleia ve Miletos mermer ocakları vardır. Miletos mermer ocakları, Pınarcık(Mersinet) Köyü’nün doğusundaki Büyükasar Tepe’den başlayıp, Kahveasar Ada’nın batısındaki yükseltilere kadar uzanan, 5 km’den daha büyük bir alana yayılmıştır.Bu sahanın çeşitli yerlerinde, işlenişleri değişik aşamalarda kalmış, birçok sütun kasnakları ve mimari yapı elamanları bulunmaktadır. Bu yapı öğeleri altı yüzyıl süren inşaata rağmen tamamlanamayan ve Antik Dönem’in en büyük yapı harabelerinden biri olan Didyma’daki Apollon Tapınağı’nın yapımında kullanılmıştır. Mimari parçalar mermer ocaklarından aşağıdaki ovaya taşınması, halatlara bağlanmış kızaklar üzerinde yamaçtan aşağıya indirilmesiyle gerçekleştirilmiştir. Ovada ise kızaklara öküz koşularak mimari parçalar limana taşınmışlardır. Buradan da günümüzdeki Pınarcık yayla yakınlarında bulunan, o dönemde Miletos’un liman kasabası olan İoniapolis limanından gemiyle Didyma’ya ait 30 km. Uzaklıktaki Panormos’a taşınmışlardır. Mimari parçalar burada rıhtıma indirildikten sonra yolun son kısmında tapınağa kara yolundan götürülmüşlerdir. Antik Dönem İoniapolis Limanı günümüzde Bafa Gölü’nün suları altındadır.

Son yıllarda tarımsal sulamalar nedeniyle yeterli su verilmeyen ve çevresindeki tesislerin atıklarının arıtılmadan göle boşaltılması, gölün ekolojisinde bozulmalar meydana getirmektedir.

 

 

 

 

Please publish modules in offcanvas position.